4 Haziran 2018 Pazartesi

Açlık Oyunları-Suzanne Collins


Açlık Oyunları serisi yorumu

Açlık Oyunları distopya furyasının ilk duyduğumuz örneklerinden biri.Katnis Everdeen'in kızdardeşi yerine Açlık Oyunlarına katılmak için gönüllü olmasıyla başlıyor hikayemiz.Acımasız Başkan Snow ve onun insanları korku ve baskı altında tutmak adına başlattığı 74 yıllık geleneksel oyun.Oyun adı altında insanların birbirini öldürmesini ve hayatta kalmak için her şeyi yapmasını bekleyen bir süreç.
Şahsen ben oyunların felsefesini anlayana kadar (ölümleri ve baskıyı) acaba eğlenceli bir olay mı diye düşünmüştüm.E tabi yıllsr önceydi bende biraz naif davranmışım 😯


İşin aslını öğrenince Başkandan ne kadar nefret ettiğimi (hala da ediyorum) hatırlıyorum.
Gelelim 3.kitaba.Benim serideki en sevdiğim kitap Alaycı Kuş.Peeta'nın aşkı, başına gelenler, beyni yıkanmışken bile mantıklı davranması.O kelepçeleri çıkarttırmaması bana çok dokunmuştu.Fedakarlığı mesela.Katnis'in bunlara karşı biraz daha ona sevgi duymasını isterdim.Ama kitap sonunda epilogda anlıyoruz ki 10 15 sene sonra ancak evlenmiş ve çocuk sahibi olmuşlar.Neyse ben Katnis'e giydirmeye başlamadan susayım.En nihayetinde  "KAZANMAK ÜN VE TALİH, KAYBETMEK İSE KESİN ÖLÜM ANLAMINA GELİR.

BU OYUNUN GALİBİNİN KARNI DOYACAK KAYBEDEN İSE ÖLÜMLE TANIŞACAK…
AÇLIK OYUNLARI BAŞLASIN . . ."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder