Bu yıl okuduklarım arasında en uzun süre elimde kalan kitap oldu Goblin Kral.Ne yazık ki ben çok başka beklentilerle başlamıştım kitaba.Şimdi gelelim yoruma.Ne bekledim ne buldum.😅
.
Açıkcası böyle bayağı fantastik, goblinli-elfli, büyücülü, sihirli ve aksiyon dolu bir kitap beklemiştim.Peki ne buldum?
.
Tamam kabul, kitapta goblin ve elfler var.Ama.Bu ama önemli.😅Eğer bu karakterlerin goblin ve elf olduğu belirtilmese ben kendimi fantastik değil de hiç bilmediğim bir ülkenin tarih kitabını (ya da kralının saltanat yıllığını) okuyor zannedebilirdim.
.
Kitap başkarakterimiz (tek başkarakter bile diyebiliriz hatta😥) Maia'nin (yarı elf-yarı goblin) kral olan babası ve abilerinin bir zeplin kazasında ölmesiyle başlıyor.Burada beklentim taht savaşları hatta ciddi derecede aksiyonlu sahnelerdi.Ya da dostun düşmanın birbirine karıştığı olaylar.Büyü ve hatta gerçek bir savaş.
.
Ne bulduğuma gelince...Maia'nın kral olmak üzere hiç eğitilmemesi dolayısıyla saray çalışanları tarafından sürekli eziklenmesi ve itilip kakılması.Çoğu zaman ona üzülerek okudum kitabı.Dostu ya da güvenebileceği kimse yoktu.Babasını, abilerini ve yeğenlerini tanımıyordu.
.
Saraydan uzaklaşmak istediğinde onu gerçekten çok iyi anlıyordum.Çünkü yazar bizi kitap boyunca tahta çıkmanın bütün o sıkıcı detaylarıyla yüzyüze bıraktı.Ki bu birçok benzeri kitapta çok kısaca değinilen ve çabucak es geçilen uzun bir süreç.Bu konunun detaylı işlemmesini sevdim ama aksiyon da olmadığı için kitapta sadece bunlar var gibiydi.
.
Spoiler vermek istemesem de biraz fazla konuştum sanırım. 😅😅Keyifli okumalar😄😄
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder